Güvercinleri çocuklarından çok sevdiğini söyleyen insanlar gördüm, binlerce kitap okumuş, kitap okuma manyağı insanlar gördüm, bir futbol takımına ömrünü vermiş, tuttuğu takımın deplasman maçına gidebilmek için binlerce kilometre yol kat eden insanlar gördüm, günde 20-30 paket gofret yiyecek kadar gofret seven insanlar gördüm, hayatını bir şarkıcıya adamış, tüm yaşamını o şarkıcı üzerine kurmuş insanlar gördüm, günde bazen 15 saat okey oynayacak kadar oyun manyağı olan insanlar gördüm.
Listeyi uzatmak mümkün. Uzun lafın kısası hepimiz bazen çok sıkıcı olan yaşadığımız bu hayatı katlanabilir kılmak için bir şeylere fazlasıyla, tutkuyla sarılmış durumdayız.
Bunu sanırım bir biz anlarız. Bir biz biliriz. Başkası anlamaz, bilmez. Kimimiz bir güvercine, kimimiz kitaplara, kimimiz bir futbol takımına, kimimiz bir gofrete, kimimiz bir pop şarkıcısına, kimimiz bir oyuna aşık. Belki uzaktan çok saçma hatta komik gelebilir bu ama böyle.
Ben de sana aşığım.