Yer Adana'nın ilçesi Yüreğir. Bir kadın...Bir anne... "Komşusu açken tok yatan biz değildir" anlayışının en yoğun olarak yaşanması gereken Ramazan ayında, akşam ezanı okunurken 3 çocuğuyla yiyecek bir şeyler arıyor çöplükte. Bu kadın Türkiye'nin en büyük 5. ili olduğu söylenen bir ilin neredeyse merkezinde yaşanıyor. Dolabı bomboş, kıt kanaat yaşama tutunmaya çalışıyor çocuklaryla...
Bu ülkede insanlar hâlâ devlet hastaneleri kuyruğunda sırada bekliyor. Sosyal güvenceden yoksun bırakılan, iyi beslenemeyen, yalnızlaştırılan, yoksullaştırılan, neresinden bakarsanız bakın kaderine terkedilen insanlar... Ve bu insanlar fakirlikten beslenen insanlar oldukça da olmaya devam edecektir.
Son zamanlarda özellikle sosyal sorumluluk üstlenen"ilkeli" haberleriyle Yüksel Evsen'i ayrıca kutlamak gerek. Evsen bu haberciliğiyle hayatın içinden bir kesit sunuyor bize. Bu kesitte bir "Türkiye gerçeği" var. Siyasetçilerin sadece seçim dönemlerinde vatandaşların kapısını çalmasının olağan olduğu bir ülkede, yardımlaşma ruhunun, dayanışmanın en yoğun şekilde olması gereken bu günlerde bir medya dersi daha da önemlisi bir insanlık dersi veriyor Evsen.
Velhasıl-ı kelam usta yazar YAŞAR KEMAL'in dediği gibi: "Yoksulluğun düşmanı olmalıyız". Eğer bir ülkede bir tane çocuk gece yatağına aç giriyorsa kimse o ülkenin gelişmekte olan bir ülke olduğunu söyleyemez. Yardım etmek için bir "SOMALİ" arıyorsak o Somali'yi yurdun her yerinde bulabiliriz. Yeter ki yardım edelim. Yeter ki bir çocuk gece aç uyumasın isteyelim.
ilgili video